Bebekli hayata geçişle birlikte yaşamımızda değişen çok şey oldu, oluyor elbette... Evin içinde sürekli bir şeylere yetişmeye çalışırken buluyorum kendimi. Annemin olmadığı günlerde deneyler yapıyorum; Leyla kaç saat uyuyor, o uyurken ben neleri yapabiliyorum, biraz daha hızlanıp yapabildiklerimi çoğaltmak mümkün mü, ne kadar uyanık kalabiliyor, uyanıkken geçirdiğimiz zamanın kalitesini nasıl arttırabilirim vb. Derdim her şeyi dört dörtlük yapabilmek değil, rahatsız edici boyutta tertip-düzen takıntısı bir insan da değilim; beni korkutan yapabileceklerimin birikip bir müddet sonra daha da sıkıcı ve bunaltıcı olma ihtimali. Sonra birden düşünmeye başladım; evi iki yetişkin, bir bebek paylaşıyorduk artık, sanırım "anne"lik ve toplumun dayattığı cinsiyetçi yapıyla iş yüküm artmıştı. Peki diğer yetişkin "baba"ya ne oluyordu... Ve çakralarım yavaş yavaş açılmaya başlıyordu; ommm!! İş buyurmak, emretmek hiç başvurmadığım, hiç hoş karşılamadığım bir yöntem (e...
"Akılla bir konuşmam oldu..."